Altın Sahipleri Ecel Terleri Dökecek: “Bakanlık Kararıyla Yasaklanacak”
Türkiye’de cari açık rakamları, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre çarpıcı şekilde düşüş göstermiş durumda.
Yaşanan düşüşe gerekçe olarak değişen ekonomi modeli gösterilse de, düşüşün önemli kısmı işlenmemiş altın ithalatında yaşanan gerilemeden kaynaklanıyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada altın alımına yönelik kota ve kısıtlama uygulamalarının işe yaradığını belirterek, söz konusu kısıtlamaların kaldırılmayacağını vurgulamıştı.
Altın ve para piyasalarına ilişkin yorumları ile tanınan İslam Memiş, söz konusu açıklamaların ardından yaz aylarında altın tarafında yeni yasakların gelmesinin muhtemel olduğunu belirterek, altın sahiplerine önemli uyarılarda bulundu. Memiş, emtia piyasasında orta ve uzun vadeli beklentilerin yükseliş yönünde olduğunu hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:
“ALTIN PİYASASINI YENİ YASAKLAR BEKLİYOR”
“Geçen hafta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıklamış olduğu, altın ile ilgili bir yorum yaparken bir metalden bahsetmişti ve bunu yorumlarken de şu konuya dikkat çekmişti. Altın tarafında artık Türkiye’yi yeni şeyler bekliyor, İran tarafında uygulandı acaba Türkiye’de de yaşanacak mı?
Ben özellikle şunu iddia ediyorum, altın tarafında finansal piyasalarda yıl sonuna kadar sürpriz açıklamalar sık sık gelebilir. İkincisi, yine sisteme dayalı bir finansal piyasa bizi bekliyor olabilir. Yani kontrol bir noktada serbest piyasa ya da yatırımcılarda değil, sistemi elinde tutan kişide olacak. Çünkü kuyumculuk sektöründe, fiziki altın tarafında ithalat yasağı ve kota uygulaması varken, bankalardan sektör temsilcileri fiziki altını çekebiliyor. Bir noktada kural koyucu sistem olduğu için, ekonomi yönetimi olduğu için, ekonomi yönetimi ne kadar verebilirse o kadar alabiliyorsunuz. Nasıl kurallar koyarsa, o kadar ucuza ya da pahalıya alabiliyorsunuz.
Bu taraftan gelecek açıklamalar, yeni sürpriz gelişmeler de altın piyasasını ve altın yatırımcısını bence baskılayacak. Burada sürpriz açıklamalara hazır olmakta fayda var. Diğer önemli husus ise, özellikle enflasyon tarafında alınan olumlu tedbirlerin ardından içerde olumlu gelişmeler yaşanıyor.
Kredi risk priminde yaşanan düşüş, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının puan artırımları ve tasarruf tedbir açıklamaları gibi birçok olumlu açıklama geliyor. Elbette Türkiye ekonomisine olumlu yansıyacak ancak enflasyon ile mücadele noktasında etkili olacak faktörler de denetim mekanizmasından geçiyor. Bu mekanizma uygulanmazsa, baz etkisi ile düşen enflasyon rakamlarının hane halkının sofrasına çok yansımasını beklememek lazım.”